SINAV KAYGISI

SINAV KAYGISI


  Hayatının en güzel dönemlerini okulda ve dershanelerde geçiren yorgun öğrencilerin sınavlardaki başarısını olumsuz etkileyen en büyük unsur, sınav kaygısıdır. Devamlı değişen ve belirsizleşen eğitim sistemi içerisinde adapte olmaya çalışırken, bir yandan da ailelerinin yüksek beklentilerini karşılamaya çalışan öğrenci için kaygı ve panik hali kaçınılmaz oluyor. 

 NEDİR BU SINAV KAYGISI?

    Sınav kaygısı, sınava hazırlık döneminde ya da sınav esnasında yaşanabilen endişenin bir örneğidir. Bu endişenin temellerini öğrencinin sınava yüklediği anlamlar ve varsayımlar atar. Özellikle sınavın çok zor olacağını varsayarak yaşanılan ‘Kesin sınavım çok kötü geçecek.’ hissi, zaten birçok konuda dertlenen öğrenci için durumu başa çıkılması daha da zor hale getirir. Bu durum tüm stres durumlarında olduğu gibi kendini fiziksel belirtilerle de gösterebilir.Sınav kaygısının davranışsal bileşeni ise öğrencinin potansiyelini kullanamaması, sınavı bitirmeden terk etmesi, ders çalışmayı ertelemesi, dikkatini toplayamaması, çalıştığı konuyu anlayamaması, öğrendiklerini unutması olarak ortaya çıkabilir.

 PEKİ SINAV KAYGISI YAŞADIĞINIZI NASIL ANLARSINIZ?

     Bir sınava girmeden günlerce önce sınavı başarıp başaramayacağınız düşüncesi beyninizi aşırı meşgul ediyorsa ve yoğun bir kaygı hissediyorsanız, üstelik bu kaygı sizin gündelik işleyişinizi bozuyorsa, uykularınızı, yemek yemenizi etkiliyorsa, sınava girerken eliniz ayağınız titreyip, soğuk soğuk terlemeye başlıyorsanız, sınavda beyniniz zonkluyor ya da soruları heyecandan okuyamıyorsanız yoğun bir sınav kaygınız var demektir.Öğrenci bu durumda kaygıdan uzakta durabilmek amacıyla ya tamamen umursamaz bir tutum sergiliyor ya da kaygıyı oldukça yoğun yaşıyor. Bu noktada ailenin tutumu çok önemlidir. Aileler sınırlarının farkında olmalıdırlar. Öğrenciye güven ve sorumluluk vermeli, onu önemsemeli, ona olumlu geri bildirimde bulunmalıdır. Sınava ilişkin konuşmalarda özenli davranmalı, gerçekçi olmalı, özellikle akranlarıyla karşılaştırmaktan kaçınmalıdır. Aile tarafından öğrenciye empatiyle yaklaşılması önemlidir.Sınavı yüceltmeme, ölüm kalım sorunu yapmama, yüreklendirici davranma önerilmektedir. Tüm bunlarla aile bireyleri, uygun rol model olmalı, uygun aile ortamını sağlamalı ve problemlerin çözümü ile alakalı uygun yollar geliştirmelidir. 

SINAV KAYGISINI SIKÇA YAŞAYANLARDA GÖRÜLEN ZİHİNSEL BELİRTİLER NELERDİR?

      Sınav kaygısı yaşayanlarda sıkça görülen zihinsel belirtiler dikkat dağınıklığı, sınava konsantre olamama ve sınavın sonuçlarıyla ilgili olumsuz öngörülerde bulunmadır. Duygusal belirtileri sınavdan kaçma olarak kendini gösterirken; fiziksel olarak da yorgun ve halsiz hissetme, uykusuzluk ve kalp çarpıntısı gibi sıkıntıları beraberinde getirir.

 

İki çeşit kaygı vardır:

  1. Düşük Kaygı:

    Kaygı seviyesi düşük olan öğrenciler yaşadıkları stresin yanında yaklaşan sınav için çalışmalarına ve sınav esnasında da sorulan sorulara odaklanabilirler. Çünkü düşünceleri o anda odaklanmaları gereken şeyin önüne geçmez ve sınav esnasında kendilerini endişeli hissetmezler.

     2.  Yüksek Kaygı:

    Kaygı seviyesi yüksek olan öğrenciler, yaşadıkları kaygıyı kontrol edemezler. Sınav öncesinde çalışmalarına odaklanamamalarının yanı sıra sınav esnasında da sorulan sorulara konsantre olmakta ciddi zorluk çekerler. Öğrendiklerini kullanamamalarıyla beraber unutkanlığı da yol açar.

 

     Sınav kaygısıyla başa çıkmanın sınav esnasında ya da öncesinde uygulanabilecek birçok yolu vardır. Fakat içlerinden en mühimi, bunun sadece bir sınav olduğuna, hayati bir önem taşımadığına ve bu sınavı başarabileceğine ikna olmaktır. Bu iknanın ardından zaten ciddi şekilde düşen kaygı seviyesini kontrol altına alabilmeniz için birkaç ipucu daha vereceğiz tabi ki.

  Gelelim bu ipuçlarına...

SINAV ESNASINDA KAYGI SEVİYENİZİ NASIL KONTROL ALTINA ALIRSINIZ?

Sınav öncesinde,

   Çalışma alışkanlıkları gözden geçirilerek yeni bir zihinsel yapılanma oluşturulması gerekir. Özellikle zaman yönetimi çok iyi yapılmalı ki,  yaklaşan sınav ile beraber çalışma programının yoğunluğunu düşünmek daha fazla strese neden olmasın. Sınava yönelik çalışmaları son güne/geceye bırakmamak önemlidir. Beslenme ve uyku düzenine dikkat ederek uygun yöntemlerle kaygının azaltılmasını sağlamak gerekir.

Sınav esnasında,

   Olumsuz düşünceleri arka arkaya düşünmeye başladıktan sonra öğrenci kendine “DUR” diyerek düşüncelerinin durmasını sağlayabilir. Bu konuda ilk başta zorluk yaşansa da birkaç denemeden sonra bu uygulama rahatlıkla gerçekleştirilebilir. Kaygı seviyesinin artmaya başladığının hissedildiği anda sınıf içerisinde dikkati başka yöne yönlendirmeye çalışarak duygular kontrol altına alınabilir. Nefes egzersizleri sayesinde ise fiziksel olarak rahatlama sağlanırken, aşamalı olarak kas gevşetme tekniği kullanılarak vücudun stres seviyesi düşürülebilir.

    Sınav sonrasında ise öğrenci çeşitli aktivitelerle kendi ödüllendirmeli ve geleceğe yönelik planlarını şekillendirmelidir.

  Yöntemlerin hiçbirini uygulayamayan öğrencilerimize yardımcı olmak için platformumuzda alanında uzmanlaşmış terapistlerimiz bulunmaktadır. Bu sayede her öğrencimiz teknikleri kolayca öğrenip sınavlara hazırlık aşamasında ya da sınav esnasında rahatça kullanabilirler.

 

  Unutulmamalıdır ki, 

   Öğrenciler kaygılarını kabul edip,  kontrol altına almayı başarabilirler. Bunun için yeterli güce sahipler.

 

 

 

 

Paylaş