KİŞİLİK BOZUKLUĞU

KİŞİLİK BOZUKLUĞU

KİŞİLİK BOZUKLUĞU NEDİR?

Kişilik bozukluğu, bireyin sabit bir dünya bakışına sahip olduğu zihinsel bir rahatsızlıktır. Bu durumu yaşayan insanlar olaylar hakkında siyah beyaz düşünme eğilimindedir, bu da başkalarını ilgilendiren konuları görmekte zorlandıkları anlamına gelir. Düşünce süreçlerindeki sabitlikleri ilişkilerinin kalitesini etkiler. Kişilik bozukluğu olan bir birey, sosyal durumlarda diğerleriyle ilişki kurmakta zorlanır ve zaman zaman sağlıklı sınırları korumakta zorlanabilir. Uzun süreli sağlıklı ilişkileri sürdürmekte ve insanlarla bağlantı kurmakta zorluk çekebilirler. Öfke sorunları ile mücadele edebilirler, başkalarına karşı saldırganlaşabilirler ya da olayların nasıl olduğu konusundaki çarpıtılmış bakış açılarıyla insanları uzaklaştırabilirler.

KİŞİLİK BOZUKLUĞUYLA İLGİLİ GERÇEĞİ KABULLENMEK

Bazı insanlar kişilik bozukluğu yaşadıklarını inkar edebilirler. Bireyler kişilik bozukluğuna sahip olduklarını inkar etmeyi sürdürürlerse, daha da kötüye gitmeye devam edebilir ve kaliteli bir yaşam sürdürmek için doğru terapiyi alma olasılığı düşebilir. Kişilik bozuklukları, genellikle gençlik yıllarında veya erken yetişkinlik döneminde başlayan geç başlangıçlı bir rahatsızlıktır. Hatta bazıları ilk belirtilerini orta yaşta gösterebilir.

KİŞİLİK BOZUKLUĞU TİPLERİ NELERDİR?

Toplamda, on bir farklı kişilik bozukluğu vardır. Kişilik bozuklukları, kümeler adı verilen üç kategoride gruplandırılmıştır. A,B ve C kümesi olarak adlandırılır. Her küme, bozuklukların paylaştığı benzer davranışlara sahiptir. Kişilik bozuklukları bir insanın hayatını yaşama şeklini ve hayatındaki diğer insanlarla etkileşimde bulunma şeklini büyük ölçüde etkiler. Tedavi arayarak, bu rahatsızlıklardan herhangi birinin bazı zararlı etkilerinin üstesinden gelmek mümkündür.

A Kümesi Kişilik Bozuklukları

A Kümesi kişilik bozukluğuna sahip bireyler genellikle eksantrik veya tuhaf davranışlar sergiler. Davranışları ortalama bir gözlemciye garip gelebilir. A kümesi kişilik bozuklukları paranoid kişilik bozukluğu, şizoid kişilik bozukluğu ve şizotipal kişilik bozukluğudur.


Paranoid Kişilik Bozukluğu

Aşırı paranoya ve başkalarına duyulan şüphe ve güvensizlik düzeyi ile karakterize olan paranoid kişilik bozukluğu, bireyin etrafındakileri algılayış biçimini etkiler. Bu bozukluğa sahip biri, başkalarının kendilerine sadakatsizlik gösterdiğine veya onların kendine zarar verebileceğine inanabilir. Hızlı bir şekilde düşmanca tavırlar sergileyebilir, eleştirildiklerinde veya normal bir şekilde başkalarıyla konuşurken hemen savunma haline geçebilirler. Normal konuşmada eleştiriliyormuş gibi algılayabilir ve genel güvensizlikleri nedeniyle diğer insanlarla çalışmakta zorluk çekebilirler. Sonuç olarak, etraflarındakilerden çok izole ve kopuk olma eğilimindedirler.

Paranoid kişilik bozukluğunun belirtileri aşağıdaki durumları içerir:

·       Başkalarına karşı belirgin güvensizlik

·       Israrcı bir şekilde başkalarının kendini aldatmaya çalıştığı inancı

·       Algılanan saygısızlık veya hakaretlere karşı kızgın veya düşmanca tepki

·       Kin tutma

·       Partnerinin sadakatsiz olduğuna dair sürekli inanç


Şizoid Kişilik Bozukluğu

Şizoid kişilik bozukluğu sosyal ilişkilerde tamamen ilgisizlik ile karakterize edilir. Bu bireyler yalnız olmayı tercih eder ve bu nedenle duygusal bir soğukluk, gizli eğilimler ve korunaklı bir yaşam tarzı yaşama eğilimindedir. Gerçek insanlara bağlanmakta zorluk çekerler, ancak geniş hayallere ve kendi içsel düşünce ve inançlarına sahip olma eğilimindedirler. Bu hastalık şizofreni ya da şizotipal kişilik bozuklukları ile aynı değildir.

Şizoid kişilik bozukluğunun belirtileri aşağıdaki durumları içerir:

 

·       Yaşam aktivitelerinden keyif alma eksikliği

·       Sekse ilginin çok az olması

·       Diğerlerine karşı net veya soğuk ifadeler

·       Duyguları ifade etmede sınırlılık

 

Şizotipal Kişilik Bozukluğu

 

Şizotipal kişilik bozukluğu olan biri neredeyse tüm sosyal etkileşimlerden ve tercih dışı etkinliklerden (şizoid kişilik bozukluğu gibi) kaçınır. Bu bireyler, başkalarıyla ilişki kurma konusundaki sıra dışı inançların yanı sıra yoğun bir sosyal kaygı düzeyine de sahiptir. İlişki kurmakta zorluk çekmeye meyillidirler çünkü insanların kendilerine karşı olumsuz düşünceleri olduğunu düşünürler. Sonuç olarak, diğer insanlardan uzak durma eğilimindedirler ve garip giyinmenin yanı sıra garip konuşma biçimleri ve hatta batıl inançları olabilir. Ayrıca, herhangi bir kişilik bozukluğundan ziyade kaygı ya da depresif rahatsızlıklara sahip olduklarına inanma eğilimindedirler.

Şizotipal kişilik bozukluğunun belirtileri aşağıdaki durumları içerir:

·       İşitsel halüsinasyonlar

·       Bireyin büyük olayları, onlar hakkında düşünerek veya “büyülü düşüncelerle” etkileyebileceği inancı

·       Eksantrik düşünme veya giyinme şekli

·       Sosyal anksiyete

·       Bireyin belirli olaylarda gizli mesajlar olduğuna inanılması

 
B Kümesi Kişilik Bozuklukları

B kümesine kişilik bozukluğuna sahip olan insanlar duygusal olarak son derece ve dramatik bir şekilde sınırdadırlar. Davranışları tahmin edilemezdir ve önüne geçilmezse daha değişken hatta daha şiddet eğilimli olabilir. B kümesi kişilik bozuklukları antisosyal kişilik bozukluğu, sınırda kişilik bozukluğu, histriyonik kişilik bozukluğu ve narsisistik kişilik bozukluğudur.


                           

 
Antisosyal Kişilik Bozukluğu

 

Antisosyal bozukluk başkalarının haklarına aldırış etmeme davranışı ile karakterize edilir. Aslında, bu tür bir bozukluğu olan bireyler genellikle çok fazla vicdan sahibi değildirler ve ahlaki anlamda pek bir şeyler hissetmezler bu sebeple toplumdaki diğer insanları çok az önemserler. Bu bireylerin dürtüsel ve saldırgan davranışlarından dolayı bir suç geçmişi bile olabilir. Bu bozukluğu olan kişiler, başkalarının sahip oldukları haklarla ilgilenmediklerinden, başkalarının haklarını tekrar tekrar ihlal ederler.

 

Antisosyal kişilik bozukluğunun belirtileri aşağıdaki durumları içerir:

 

·       Başkalarının duygularına özen gösterme veya ilgilenmede eksiklik

·       Yalan, hile veya çalma davranışları gösterme

·       Yasal sorunlar veya tutuklamalar yaşama

·       Şiddet içeren eylemler veya davranışlarda bulunma

·       Dürtüsellik

·       Eylemleri için kişisel sorumluluk eksikliği

 

Sınırda Kişilik Bozukluğu

Sınırda kişilik bozukluğu, diğer insanlarla ilişkilerde istikrarsızlık, aynı zamanda bireyin kendini ve kendi duygularını anlamada dengesizlik davranışları ile karakterizedir. Bu kişiler terk edilmekten korkabilir, boşluk duygusundan dolayı zorluk yaşayabilir ve hatta tehlikeli faaliyetlerde bulunabilirler.  Normal olaylardan ve tecrübelerden sonra bir anda kendilerine zarar verme duyguları içerisine girebilirler. Bu bozukluğu olan birçok kişi madde bağımlılığı, depresyon ve yeme bozukluğu yaşar ve etkilenenlerin% 10 kadarı genç veya orta yetişkinlik dönemlerinde intihar eder.

 

Sınırda kişilik bozukluğunun belirtileri aşağıdaki durumları içerir:

 

·       Terk edilme korkusu

·       Rastgele ve korunmasız cinsel ilişkiler de dahil olmak üzere riskli davranışlarda bulunma

·       Kararsız veya değişken benlik saygısı

·       Geçici veya değişken kişilerarası ilişkiler

·       Değişken ruh hali

·       İntihar düşüncesi veya aktif intihar girişimleri

·       Kendi kendine zarar verme davranışları

·       Öfke patlamaları yaşama

 

Histriyonik Kişilik Bozukluğu

 

Histriyonik kişilik bozukluğu, dikkat çekmeyi isteme ve bu ilgiye sahip olmak için mümkün olan her davranışta bulunma özellikleri ile karakterizedir. Genel olarak bu bireylerde, baştan çıkarıcı davranışlar en yaygın görünen özelliktir ve bu kişiler başkalarına karşı uygunsuz davranabilirler. Ayrıca bu kişiler, son derece dramatik, hevesli, hareketli, canlı, yüksek sesli, giyimlerinde ve eylemlerinde uygunsuz ve cinsel olarak kışkırtıcı olabilirler. Rahatına düşkün, bencil olabilirler, hissettiği veya ifade ettiği davranışları ve hatta duyguları bile abartırlar.

 

Histriyonik kişilik bozukluğunun belirtileri aşağıdaki durumları içerir:

 

·       Sürekli ilgi çekici davranışlar aramak

·       Uygunsuz cinsel davranışları da içeren kışkırtıcı bir görünüme sahip olmaya çalışmak

·       Güçlü fikirlerle aşırı dramatik konuşma

·       Diğer kişilerin görüşlerinden kolayca etkilenmek

·       Saatler veya dakikalar içinde hızla duyguların değişmesi

·       Zihnin fiziksel görünüşle meşgul olması

·       Kişilerarası ilişkilerin ne kadar yakın olduğu konusunda yanlış anlama

 

Narsisistik Kişilik Bozukluğu

 

Narsistik kişilik bozukluğu, aşırı derecede kendini önemli hissetme düşüncesiyle karakterize edilir. Bu kişiler çok fazla ilgiye ihtiyaç duyarlar ve kendilerini ve diğer insanlardan daha fazla, son derece önemli hissederler. Başkalarının ne düşündüğünü veya hissettiğine çok az anlayış gösterirler. Bunun yerine sadece kendileri, görünümleri ve başarıları üzerine odaklanırlar. Ayrıca, hayatlarında istedikleri şeyleri elde edebilmek ya da başarılı olmak için diğer insanlardan yararlanabilirler.

 

Narsisistik kişilik bozukluğunun belirtileri aşağıdaki durumları içerir:

 

·       Diğerlerinden üstün olduğuna dair temel bir inanç

·       Yüksek başarı ve şöhret düşünceleri ile meşgul olma

·       Diğer insanların duygularını kabul etme konusunda yeteneksizlik

·       Hatalı veya görkemli benlik algısı ve başarılar

·       Başarıları için sürekli övgü ve onaylanma ihtiyacı

·       Kazançları için başkalarını manipüle etme

 

C Kümesi Kişilik Bozuklukları

 

C kümesi kişilik bozukluklarına sahip insanlar, endişeden ve korkudan dolayı davranışlarda bulunurlar. C kümesi kişilik bozuklukları çekingen kişilik bozukluğu, bağımlı kişilik bozukluğu ve obsesif-kompulsif kişilik bozukluğudur.




Çekingen Kişilik Bozukluğu

 

Çekingen kişilik bozukluğa sahip bireyler kendilerini son derece yetersiz ve diğer insanlara göre daha değersiz hissetme eğilimindedirler. Olumsuz bir durum ya da eleştiri söz konusu olduğunda aşırı duyarlı olma ve sosyal etkileşimlerden tamamen kaçınma eğilimindedir. Yine de, kabul edilmek, sevilmek veya samimi ilişkiler kurmaya güçlü bir arzuları vardır. Bu kişiler başkaları tarafından aşağılanma veya reddedilme korkusu ile karşı karşıya kalmaktadır, bu da başkalarından uzak durmalarına ve başkalarından faydalı ya da olumlu bir tepki almadıkça sosyal etkileşimlerden kaçınmaya çalışmalarına neden olmaktadır. Geçmişinde ihmal edilme durumunu yaşayanların çekingen kişilik bozukluğu geliştirme şansı daha yüksektir.

 

Çekingen kişilik bozukluğunun belirtileri aşağıdaki durumları içerir:

 

·       Eleştiri veya reddedilme konusunda aşırı hassasiyet

·       Fiziksel görünüm veya benlik algılarında yetersizlik hissi

·       Sosyal izolasyon ve yeni insanlarla tanışma korkusu

·       Utangaçlık

·       Alay edilme veya seçimlerinin başkaları tarafından onaylanmama korkusu

 

 

Bağımlı Kişilik Bozukluğu

 

Bağımlı kişilik bozukluğu başka birine sımsıkı yapışma ve bağlılık ile karakterize edilmiştir. Bağımlı kişilik bozukluğuna sahip bir birey, başka bir kişiye güçlü bir duygusal ve fiziksel bağımlılık oluşturur ve bu kişinin kendileri hakkında herhangi bir karar vermesini isteyebilir. Bu bireyler büyük kararlar vermekte yetersiz kalırlar ve hatta küçük karar vermekte bile zorlanabilirler. Hayatlarında belirli bir insana tamamen bağlama eğilimindedirler ve gelişim gösterme ya da herhangi birinin yapmamasını söylediği bir şeyi yapma konusunda büyük zorluk çekerler.

 

Bağımlı kişilik bozukluğunun belirtileri aşağıdaki durumları içerir:

 

·       Başkalarının bireye bakmasına karşı duyulan ihtiyaç

·       Sevdiklerine karşı muhtaçlık hissetme

·       Yalnız kalmaktan ve kendine bakmaktan korkma

·       Benlik saygısı ya da özsaygı eksikliği

·       Projeleri başlatma ve tamamlamada zorluklar çekme

·       Kendine güven eksikliği nedeniyle hakaret içeren davranışlar sergileme

·       Bir ilişki bittikten sonra hemen yeni bir ilişkiye başlama ihtiyacı

 

 

Obsesif Kompulsif Kişilik Bozukluğu

 

Pek çok insan obsesif-kompulsif bozukluğun temizlikle ilgili olduğunu düşünür ancak bu durum her zaman böyle değildir. İstifçiliğin yanı sıra aşırı derecede düzenlilik ve mükemmeliyetçilik de bir tür obsesif-kompulsif bozukluktur. Davranış kalıpları ve tekrarlanan davranışlarla nitelendirilen, obsesif-kompulsif kişilik bozukluğu olan biri, ayrıntılara çok dikkat eder ve günlerini son ayrıntıya kadar planlar. Bu kişiler yaşamlarında çok az esnekliğe sahiptir.

 

Obsesif Kompulsif kişilik bozukluğunun belirtileri aşağıdaki durumları içerir:

·       Dakika detaylarına aşırı takıntı

·       Amaçlarına ulaşmak için önlemler alma noktasında aşırı mükemmeliyetçilik

·       Kontrol veya başkalarına liderlik etme konusunda sorunlar

·       Çok çalışmak ve sosyal aktiviteleri ihmal etmek

·       Değiştirilemeyen sarsılmaz ya da sabit görüşlere sahip olma

·       Para konusunda takıntılı derecede tutumlu olma

 

 

BELİRTİLMEMİŞ BOZUKLUKLAR

 

Son olarak, depresif, pasif agresif, sadist, kendi kendini engelleyen ve psikopatik kişilik bozuklukları gibi bozuklukların hepsi 'henüz belirtilmemiş' bir kategoriye ayrılır çünkü daha önce anlatılan kategorilerin hiçbirine uymazlar. Bu bozukluklar birbirlerinden farklıdır ve belirtilen diğer bozukluklardan farklıdır ve onları diğerlerinden ayıran özelliklere sahiptir. Bu kategori, uymayan bir başka bozukluğun spesifik yönlerini tanımlamak için veya ihtiyaç duyulan yardım durumunda acil durum sınıflandırması olarak kullanılır. Bu bozukluklardan birine sahip olan bireye doğru bir tanı koymak için ek tedavi gerekebilir.


 
ONLİNE TERAPİYE BAŞVURMAK

 

Bu bozukluklardan birini veya diğer herhangi bir zihinsel rahatsızlık yaşadığınızı düşünüyorsanız, profesyonel yardım istemek önemlidir. Bir terapist ya da psikiyatr hem hastalığınızın belirtileri ve yan etkileri konusunda size hem de yaşadıklarınızı daha iyi anlamanıza yardımcı olabilir. Tabii ki hayatta çok fazla yoğunluk varken randevu almaya çalışmak zor olabilir. Bu yüzden tüm seçeneklerine bakmak önemlidir ve Terapiya sizin için bu seçeneklerden biridir.

 

Terapiya sizi online olarak profesyonel terapistlere bağlar. Bu nedenle, belirli bir ofise gitme veya yakınlarda ofisleri olan terapistler tarafından sınırlandırılma gibi endişeler yaşamanıza gerek kalmaz. Bunun yerine, ülkenin tamamen farklı bölgelerinde bulunan bazı profesyonelleri bulabilecek ve yine de tüm randevularınızı yapabileceksiniz. Tüm sistem online olarak gerçekleştirildiği için, ulaşabileceğiniz her yerden giriş yapabilirsiniz ve o uzmanla konuşurken tüm zaman boyunca kendinizi rahat hissedebilirsiniz. Online terapi desteği almak için yapılması gereken tek şey oturum açmak.  Artık destek almak için terapistlerin ofisine gitmeye gerek yok.

Paylaş