Mutlu çiftler: İlişkinizi nasıl sağlıklı bir şekilde devam ettirebilirsiniz?

İlişkiler yaşamımızın büyük bir parçasıdır. Doğduğumuz andan itibaren hatta anne karnındayken bile çevreyle iletişim halinde olduğumuz yani ilişkilenmeye başladığımız bilinmektedir. Anne karnında başlayan bu ilişkilenme zaman geçtikçe çeşitli formlarda devam etmektedir. Romantik ilişkiler de bu ilişkiler arasında mutluluğumuz ve psikolojik sağlığımız için oldukça önemli bir yere sahiptir. Ancak ilişkilerimizin devamlılığını sağlıklı şekilde sağlayabilmek için her an mutlu olmayı değil her duyguyu paylaşabilmeyi deneyimlemek ve bunun için kendimize ve partnerimize alan açmak (izin verebilmek) gerektiği birçok araştırma tarafından ortaya koyulmaktadır. Peki bunu yapabilmek için bizlere neler yardımcı olabilir? İşte bu sorunun cevabını genel hatlarıyla bu yazımızda sizlerle paylaşacağız.

Sağlıklı Bir Romantik İlişki İçin Yapılabilecekler

1.     Partneriniz ile sadece yapılacaklar listesini değil duygu ve düşüncelerinizi de konuşabilmek

İletişim, sağlıklı bir ilişkinin önemli bir parçasıdır. Sağlıklı ilişki yürüten çiftlerin önemli özelliklerinden biri birbirlerini görebilmek için zaman ayırmaya özen göstermeleridir. Bu görüşmelerin nedeni ise yalnızca evin bakımı, ebeveynlik ve iş gibi daha genel geçer konular hakkında konuşmak değildir. Elbette bunlar da konuşulabilir ancak sadece bunların konuşulduğu bir ilişki zamanla heyecanını ve keşif duygusunun verdiği hazzı engellemeye başlar. Ancak tüm bunların ötesinde bireylerin, kendi ve partnerlerinin düşüncelerini ve duygularını paylaşmak ve birbirlerini bu konular üzerinde dinleyebilmek ilişkiyi çok daha fazla beslemektedir. Çünkü böylece kişi “partnerim benim duygu ve düşüncelerimi önemsiyor, beni merak ediyor” çıkarımı yapabilmektedir. Tüm bunlardan anlaşılacağı gibi, partnerinizle uzun vadeli sağlıklı bir ilişki yürütmek ve bağlılığınızı arttırmak için her gün birkaç dakikanızı daha derin veya daha kişisel konuları tartışmaya ayırmaya çalışmanız keyifli olabilir.

.        Konuşulması zor gelen konuların üstünü örtmek yerine nazik bir şekilde partneriniz ile paylaşmak

Bazen karşı tarafı kırmamak, tartışmamak ve ya partnerinizin size olan sevgisinin azalmasından korkarak konuşulması zor olan konuları gündeme getirmekten kaçınıyor olabilirsiniz. Bu durumda, endişelerinizi veya sorunlarınızı karşı tarafa ifade etmeyip kendinize saklamak kırgınlık yaşamanıza neden olabilir. Ancak araştırmalar kırgınlıklarınızı ve yaşadığınız zorlukları saklamak yerine nazik ve iletişime açık bir şekilde ifade etmenin sağlıklı bir ilişki için gerekli olduğunu söylüyor. Unutulmamalıdır ki anlaşmazlıklar her birliktelikte olmaktadır. Ancak tartışmalar sırasında bağırmak, duruma yönelik değil kişinin karakterine yönelik eleştirilere başvurmak veya tartışmanın ortasında cevapsız bırakıp çekilmek gibi davranışlar gösteren çiftlerin, yapıcı bir şekilde tartışan çiftlere göre ayrılma olasılıkları daha yüksek olduğu bilinmektedir. Bu nedenle, partnerinizin bakış açısını dinlemek ve duygularını anlamak gibi yapıcı stratejiler kullanmak, anlaşmazlıklarla başa çıkmak için daha sağlıklı bir yol olacaktır.

3   İlişkiyi ilginç tutmanın yollarını aramak

Çocuklar, kariyer ve bunların ötesinde yönetilmesi gereken birçok sorumluluk arasında partnerinizle bağlantıda kalmak veya yakın olmak zor olabilir. Sorumlulukların getirdiği gündelik rutinler canınızı sıkabilir ve hayatı sıradan ve sıkıcı buldukça ilişkinize de benzer bir bakış açısıyla yaklaşabilir, ilişkinin enerjisini tazeleyemeyebilirsiniz. Bu duruma karşı koymak için ilişkiyi ilginç kılmak iyi bir yöntemdir. Bunun için bazı çiftler düzenli olarak randevu geceleri planlayabilirler. Her zaman bir film kiralıyorsanız veya aynı restorana gidiyorsanız, randevularınız bile rutinleşebilir. Uzmanlar, ilişkilerinizde rutinden çıkıp yeni şeyler denemenizi tavsiye etmektedir. Çift olarak yapabileceğiniz yeni aktiviteler arasında dans etmek, birlikte kursa yazılmak veya öğleden sonra piknik yapmak için dışarı çıkmak yer alabilir. Yeni bir deneyim, mutluluk ve heyecan hormonları olarak bilinen serotonin ve adrenalin salgılanmasına etki eder. İşte tam bu yüzden, bu yeni deneyimi kim ile paylaşıyorsanız o kişi ile olan ilişkinizde mutluluğa ve heyecana yeni bir fırsat yaratıyorsunuz demektir.

        Tek başınıza ya da partneriniz ile tatile çıkmak

Partnerinizle birlikte seyahat etmek sadece yeni anılar yaratmaya yardımcı olmakla kalmaz aynı zamanda birlikte yeni şeyler öğrenebilme fırsatı da sunar. Seyahat etmek, ilişkinizi güçlendirebilecek zorluklar ve maceraları da beraberinde getirebilir.  Birçok mutlu, sağlıklı çift baş başa kısa tatillere çıkabilir veya bir sosyal grupla düzenli geziler yapabilir. Yalnız olmak, yeni arkadaşlarla tanışmak veya partneriniz olmadan maceraların tadını çıkarmak da ilişkiniz için çok güçlendirici olabilir. Günün sonunda, daha enerjik, coşkulu ve her zamankinden daha sevgi dolu bir şekilde partnerinizin yanına geri dönme ihtimaliniz artacaktır. Bunun nedeni ise sürekli maruz kalınan durumlar zamanla ilginçliğini yitirir ve kişi o durumu sıradan algılamaya başlar. Bu yüzden devamlı partnerinizle birlikte olmak da ilişkinin ilginçliğini ve değerini gölgeleyebilir. Oysaki yalnız çıktığınız tatil sonrasında yeniden bir araya gelebilmek ve paylaşabilecek bir çok yeni deneyime fırsat yaratmak oldukça işe yarayabilir.

       Birlikte büyüyebilmek için bireysel büyümenize izin vermek

Birlikte büyümek, eş zamanlı olarak ayrı büyümeyi de gerektirir. Uzun süreli bir ilişki içinde olsanız bile aynı zamanda yalnız başına zaman geçirmesi gereken bağımsız bir birey olduğunuzu unutmamalısınız. Arkadaşlarınızla vakit geçirerek, tek başınıza seyahate çıkarak, en sevdiğiniz televizyon programlarını tek başınıza izleyerek, kendi fikirlerinizle ve kendi hobilerinizle ilgilenerek bireyselliğinizi kucaklayabilirsiniz. Mutlu bir çift, her zaman birbirinin bireyselliğini benimsemelidir. Hayatı partnerinizle birlikte yaşamakla beraber kendi biricikliğinizin değerini beslemeye özen göstermeniz de oldukça önemlidir.

Kendi mutluluğunuzu yaratıp partnerinizle bu mutluluğunuzu birlikte kutlayabilirsiniz. Mutluluğunuz için partneriniz bile olsa bir başkasından beklentiye girmek yerine kendinizi mutlu edebileceğinizi unutmayın. Ancak elbette bir başkasını özellikle partnerinizi mutlu etmek de size mutluluk getirecektir. Onun başarıları sizi kendi başarılarınız kadar heyecanlandırması ilişki içinde önemli bir konudur. Sonuçta bir ilişki içinde partnerinizle siz bir takımsınız ve çoğunlukla biriniz kazandığı zaman diğeriniz de kazanır.

Çiftler Ne Zaman Yardım Almalı?

Her ilişkinin iniş ve çıkışları vardır. Ancak bazı faktörlerin bir ilişkide sarsıntı yaratma olasılığı diğerlerinden daha yüksektir. Örneğin, ev ekonomisi ve ebeveynlik ile ilgili kararlar sıklıkla tekrar eden çatışmalar yaratabilir. Bir sorunun olduğunu gösteren önemli işaretlerinden biri, aynı tartışmanın tekrar tekrar farklı versiyonları ile karşılaştığınızı fark etmektir. Bu gibi durumlarda, psikologlar çiftlerin iletişimini geliştirmelerine ve çatışmanın ötesine geçmenin sağlıklı yollarını bulmalarına yardımcı olabilir.

Birlikteliğinizi güçlendirmek adına bir uzman ile birlikte çalışmak için ilişkinizde büyük sorunlar olmasını beklemeniz gerekmez. İyi iletişim, etkili dinleme ve anlaşmazlıklarla başa çıkma gibi becerileri öğreten aile terapisi programlarının boşanma riskini azalttığı araştırmalar tarafından ortaya konmuştur. Elbette destek almanız için yalnızca evli olmanız gerekmez, sevgililik ilişkilerinin de daha sağlıklı yürütülmesi için çift terapisi alanı oldukça değerlidir.

Faydalanılan Kaynaklar:

American Psychological Association. (2013). Happy couples: How to keep your relationship healthy.

Psychology Today. (2019). How to Keep Your Romantic Relationship Going Strong